Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 2009 yılında mezun olduktan sonra başladığım mesleğimi; yeniliğe ve gelişmeye açık, adalet zincirinin temelini oluşturan avukatlık kurumunun saygınlığına yakışacak şekilde yasal hakları sonuna kadar savunmak ve sorunlara mümkün olan en kısa sürede çözüm üretmek odaklı icra etmekteyim.
Mezuniyet öncesinde ve stajım evresinde farklı alanlarda çalışarak hem hukuki bakış açımı hem de hayat görüşümü genişletmeyi ve olaylara çeşitli yönlerden bakabilmeyi amaçladım. Çalışmalarım doğrultusunda halen etik değerlere uygun ve saygın şekilde avukatlık yapıyorum. Vicdana, mesleki etiğe ve ahlaka bağlı bir insan ve hukukçu olarak insanlık tarihinin en önemli kavramlarından olan adaletin tam ve zamanında gerçekleşmesi, hukukun gelişmesi için tüm bilgi ve becerim ile çalışma ilkesi ile mesleğimi sürdürüyorum.
Meslekteki amacım; hayattaki gibi adaletli davranabilmeyi başarmak, insani yanımı kaybetmeden ve hukukun üstünlüğünü kullanarak müvekkillerime faydalı olmaktır.
Neler Yapıyorum ? İletişimArabuluculuk
Boşanma ve Tenfiz
Vatandaşlık / Citizenship
Sözleşmeler
Ticaret Hukuku
Trafik kazalarından dolayı oluşan tazminat ve ceza davaları
Fikri Sınai Haklar Hukuku
Tüketici Haklarına ilişkin başvuru yolları
İşverenlerin iş yeri kayıtlarındaki düzenlemeler, sözleşmeler ve iş yeri yönetmeliklerinin hazırlanması
Kambiyo senetlerine ilişkin alacak davaları ve İcra iflas Kanunu gereği her türlü hukuki başvuru yolları
İş Hukuku alanında işçi alacaklarına, sigortalılığın tespitine, işe iadeye ilişkin açılan davalar ile işçilere ilişkin her türlü hukuki sorunlar
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yayınlanan 10.03.2021 tarihli 38393 Sayılı yönetmeliğe göre;
1)Uzaktan çalışma sözleşmesi yazılı yapılmak zorundadır. Mevcut iş sözleşmeleri ise uzaktan çalışma sözleşmesine dönüştürülebilecektir. Ancak bu durum işçi ve işveren arasındaki anlaşmaya bağlı olacaktır. Zorlayıcı nedenlerin varlığı halinde ise işçinin uzaktan çalışmaya ilişkin onayı aranmayacaktır.
2)Gerekli malzeme ve iş araçları işveren tarafından sağlanacaktır. Ancak aksi sözleşmede kararlaştırılabilecektir.
Söz konusu liste iş sözleşmesinde düzenlendiği takdirde yukarıda belirtilen prosedüre gerek kalmayacaktır.
3)İşin yerine getirilmesinden kaynaklanan zorunlu giderlerin tespit edilmesi ve nasıl karşılanacağına ilişkin hususlar iş sözleşmesinde belirtilecektir. Zorunlu giderlerin neler olduğu hususuyla ilgili yönetmelikte bilgi verilmemekteyse de işin niteliğine göre belirlenmesi gerektiği açıktır.
4)Uzaktan çalışmanın yapılacağı zaman aralığı ve süresi iş sözleşmesinde belirtilir. Çalışma saatlerinde mevzuat hükümlerine uygun olarak değişiklik yapılabilecektir. Fazla çalışma işverenin yazılı talebi üzerine, işçinin kabulü ile mevzuat hükümlerine uygun olarak yapılacaktır.
5)Uzaktan çalışmada iletişimin yöntemi ve zaman aralığı işçi ve işveren tarafından belirlenecektir
6) İşveren verilerin korunmasıyla ilgili gerekli tedbirleri almak ve çalışanı bu hususta bilgilendirmekle yükümlüdür. Ayrıca işveren korunması gereken veriyi ve kapsamını sözleşmede belirlemelidir. Belirlenen kurallara işçinin uyması zorunlu kılınmıştır.
7)İşveren, uzaktan çalışmada gerekli sağlık ve güvenlik koşullarıyla alakalı sorumluluklarını yerine getirmelidir. Bu hususta işin niteliğini de göz önünde bulundurarak çalışanı bilgilendirmeli, gerekli eğitimi sağlamalı, sağlık gözetimini yapmalı, sağladığı ekipmanla ilgili tedbirleri almalıdır.
8)Tehlikeli kimyasal ve radyoaktif maddelerle çalışma ile biyolojik etkenlere maruz kalma riski bulunan işlerin dışında her işte patronların uzaktan-evden çalışma yaptırabilecektir.
Düzenleme ile covid-19 salgını nedeniyle uzaktan çalışma resmi hale getirilmiş, işçi-işveren ilişkileri düzenlenmeye çalışılmıştır.
Arabuluculuk, günümüzde dostane yollarla uyuşmazlık çözüm yöntemleri içinde en yaygın olarak bilinen ve uygulanan uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabulucu ise, sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getirerek onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini ve aralarında iletişim sürecinin kurulmasını sağlamaya çağlayan tarafsız üçüncü kişidir. Tarafların aralarındaki asıl uyuşmazlığı ve menfaatlerini tespit ederek bu konularda tartışmalarını ve çözüm bulmalarını sağlamaya çalışır.
Dava boyunca yapmak zorunda kalacağınız tüm masraflardan (posta gideri, bilirkişi, keşif vb. masraflar, yol giderleriniz gibi) ve yargılama nedeniyle diğer işlerinizden kısıtlayıp, adliyeye ayırmak zorunda kalacağınız zamandan tasarruf etmiş olursunuz. Mahkemeye göre daha kısa sürer. Sonuç, tarafların kontrolündedir. Tarafların anlaştıkları yöntem ve çözüm tarzı esastır, esnektir. Anlaşmayla çözülür; iki tarafta kazanır, tarafların sosyal ve ekonomik ilişkileri devam eder.
12.10.2017 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisince kabul edilen 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu (“Kanun”) 25 Ekim 2017 tarihli 30221 Sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanun ile “arabuluculuk" hususu ilk kez dava şartı niteliği ile hukukumuza girmiştir. Bu kapsamda 01.01.2018 tarihinden itibaren işçi alacakları, tazminat ve işe iade talepli uyuşmazlıklarda dava açmadan önce arabulucuya başvuru zorunludur. Taraflar arabulucuyu kendileri seçebilecekleri gibi adliyelerdeki arabuluculuk Daire başkanlığına da başvurabilirler.
Adalet Bakanlığı Daire Başkanlığına bağlı arabulucu olarak bu yönde hizmet sağlamaktan memnuniyet duyarım.
Yurtdışında yaşamakta olan Türk vatandaşları, boşanma davaları, haklarında verilmiş başka mahkeme kararlarının Türkiye’de de geçerli olması için Türk mahkemeleri tarafından tanınması ve tenfizi gerekmektedir.
Tanıma ve tenfiz davalarında, Boşanma davasını başta olmak üzere her türlü yabancı mahkeme kararı Türk Hukuk kurallarının doğru uygulayıp uygulamadığı, Türk kamu düzenini ihlal edip etmediği Türk Mahkemeleri tarafından kontrol edilmektedir.
Bunun için ve yabancı mahkeme kararlarının ülkemizde hüküm doğurabilmesi için bir dava açılması gerekmektedir. Hükmün niteliğine göre açılacak dava tanıma davası veya tenfiz davası olacaktır.
Bu kapsamda özellikle yabancı ülke mahkeme kararları ile boşanmış olan kişilerin Türkiye’de de mahkemeye başvurarak bu yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de geçerli hale getirmesi gerekmektedir. Bu konuda büromuz danışmanlık vermekte ve gerekli prosedürleri en makul şekilde yönetmektedir.
Türk Vatandaşlığı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik Kapsamında yapılan değişiklik ile aşağıdaki şartları yerine getiren yabancı uyruklu kişiler istisnai olarak Türk Vatandaşlığına geçebileceklerdir.
Bu kapsamda Türk Makamlarında yapılacak her türlü hukuki danışmanlık hizmetleri ofisimiz tarafından sağlanmaktadır.
For details in English, please click here